28 Ocak 2013 Pazartesi

Kendim yerim






Biraz pul ve bir kutu

Bir miktar renkli yutulmayacak büyüklükte pul ve bir kutu. Kutuyu çay kutusundan yaptık ve peçeteyle kapladık. Bizim konsantrasyon süremiz henüz kısa  bi süre devam ettikten sonra sıkılıp tepsinin içine girmeye çalışıyoruz. Biraz zaman geçsin tekrar deneyeceğiz.
 Buarada İdil bu gün 15 aylık oldu. 



bebeklik oyuncaklarımız

Geçmiş günlerden bişeyler eklemeye devam.en sevdiğimiz bebeklik oyuncaklarımız.Favori olanlar kirpi ve
renkli kaplar.


22 Ocak 2013 Salı

Güzel bir gün

Bu aralar favori kitabımız bu.En çok da banyo konulu sayfayı seviyoruz. Neden acaba??
Kitaptaki fotoğraflar gerçek nesnelerden oluşuyor ayrıca sayfaları kalın ve kolay çevriliyor.



Biz çok sevdik tavsiye ederiz.Üstteki sayfaya bakıp bakıp banyonun kapısına koşturuyoruz

Denemeler

 Montessoriyi bilenler bilir , bilmeyenler bilmez, merak edenler de benim gibi öğrenip uygulamaya çalışır. Benim de 5-6 ay öncesine kadar haberim yoktu montessoriden.Çocuk gelişimi yada eğitimi kitaplarını okurken satır aralarında hep karşıma çıktı , ben de merak edip araştırdım. Meğer bütün dünyanın haberi varmış.
 Eveet henüz bizim için erken ancak yine de yapılabilecek uygulamalar, düzenlemeler var. Mesela oyuncaklarını ve kitaplarını ulaşabileceği yerlere koymak gibi.
  Bizim için uygulanabilir olanlardan biri de sürpriz sepeti.şöyle ki hasır bir sepetin içine çeşitli nesneler konur tabi ki yutulmayacak yada zararlı olmayan nesneler ( tahta kaşık, kumaş parçaları,küçük kutular, büyük boncuklar.....). Uzun bi süre bu sepeti başında oyalanma mümkün.
 Ayrıca çeşitli ahşap oyuncaklar .
  Bizim bu ara favorimiz olanlar aşağıda .

El göz koordinasyonu- nesne surekliliği -ayrıca parmak kasları için faydalı bi faliyet.






 Bi diğer oyunumuz da tahtaya çekiçle çivi çakma.Sabah kalkar kalkmaz ilk işimiz bu.

Ayrıca montessoriyle ilgili öğrendiğim şeyleri-kitapları-materyalleri ki bu başlıbaşına bi konu paylaşmaya devam edeceğim.
           

18 Ocak 2013 Cuma

Çocuk da yaparım kariyer de

Eveet çocuk da yaparım kariyer de ,yemek de yaparım ütüde, spora da giderim alışverişe de...
Yalaan!!
 Sadece tuvalete gidebilmek bile lüx bazen . Yapışık durumdayız bu ara. Bi de hastalık eklendi tam olduk .Kuzucumm çok hasta oldu ateş , isal çok yıprattı bizi.
 Allah'tan  henüz işe başlamadım ama çok kısa bi süre sonra başlayacağım. Şimdiden tasası düştü. Bakalım neler olacak? En büyük endişem meme emmeye devam ediyor oluşumuz, bu gidişle de zor bırakacağız gibi  . Mesele karın doyurmak değil ruhu doyurmak.  Tıka basa yemek yedikten 15  dk sonra bile emmek isteyebiliyor. Bi de uzun saatler ayrı kalmak var tabii.
  Gerçi ben işteyken anneannesiyle vakit geçirecek. Anneannesiyle güzel vakit geçiriyorlar , anneane geldiği zaman gözümüz bişey görmüyor.kadının ellerini yıkamasına bile fırsat vermeden  yapışıyor.
  Şimdiye kadar tam gün yalnız kalmadılar ancak sorun çıkacağını sanmıyorum en azından öyle umuyorum . Yaşayıp göreceğiz.
  Bakıcı tutmak gibi bi alternatif hiç düşünmedim . Çünkü insanın kendi canından kanından birisinin sevgisini ve ilgisini vermesiyle bir olmayacağını düşünüyorum. Profesyonel bakıcı tutamayacağıma göre eve gelen sıradan bi bakıcının annemden daha iyi olacağını düşünmüyorum.Benim fikrim bu.
  En iyisinin anne bakımı ve ilgisi olduğunu tabii ki biliyorum ancak yapacak bişey yoksa ikinci en iyi alternatif bana göre bu.

14 Ocak 2013 Pazartesi

Bebeklik kitaplarımız

Kitap konusu beni en çok heyecanlandıran konuların başında gelir . Hele ki söz konusu çocuk kitaplarıysa. İdil büyüyünce ne olur bilemiyorum ancak en azından şimdilik kitapları çok seviyor . İdilin ilk kitapları kumaş kitaplardı. Heryerde yanımızdalardı.








Sayfaları hışırtılı çıngıraklı yada basınca ses çıkarıyor.Tavsiye ederiz ,biz hala seviyoruz.
Aşağıdakiler de bir yaşına kadar kemirip yaladığımız sevdiğimiz kitaplardan.



 



Zulada çok kitap var . Hepsi için sabırsızlanıyorum.

9 Ocak 2013 Çarşamba

kule yıkmaca ve cd dağıtmaca

 İdilin en sevdiği şeylerden biri de bloklarla yapılmış kuleleri yıkmak.Henüz iki taneden fazlasını üst üste koyamıyor ama yıkmaya bayılıyor. Oyun şöyle oynanır; Anne İdil uyurken kuleleri yapar ( hiç işi yokmuş gibi , çocuk uyumuş işte biraz evi toplasana).Uyandığında İdil koşturarak gelir ve kuleleri teker teker yerlebir eder.Tarif edilmez mutluluk.



  
















  
        


Bi diğer oyunumuz da babamızın cd lerini kurcalamaca,dağıtmaca,toplamamaca ve üzerinde tepinmece.Özellikle de kapaklı kutuların içindeyse , hele bir de teyzesi gibi bir ortak varsa değmeyi keyfine.





7 Ocak 2013 Pazartesi

Çok işi var çook

Bu yazma işi biraz zor, aslında yazılacak çok şey var. Ancak toparlayıp yazmak marifet.Takip ettiğim  bloglara bakarak çok acemi kalıyorum , umarım zamanla daha iyi olur.
 İdile gelince; çok işi var çok.
 Elinde bi torba ne bulursa içine atıyor, çantasının içindekileri tek tek çıkarıp etrafa atıyor, kapları birbirinin içine koyuyor ,girmeyince fıydırıyo,çekmeceleri açıp kapatıyor, telefonları kaçırıp kaçırıp parmaklıyo.daha aklıma gelmeyen bi sürü şey .oyuncaklarıyla çok güzel oynuyor, ancak bu konuyu ayrıca yazmak istiyorum kitaplarını da tabi ki.



 Bugünkü eğlencemiz kuşumuz limon. Zavallıcık genelde balkonda ya da buzdolabının üzerinde durur. İdil de limon da bu durumdan çok memnun kaldı. Bu arada İdil fotoğraf çektirmemek için elinden geleni yapıyor .






6 Ocak 2013 Pazar

Uykuuuu


Biraz daha uyusan kızım . Bak bu gün pazar. Nooolur biraz daha uyusan.
 Yukarıdaki yazı babamızın pazar repliği.
 Ancak İdilin henüz pazar diye bi kavramdan haberi yok.sabah 7:30itibariyle herkes ayakta.Eveet gerçekten de uykusuzluktan ölüyoruz .İdil gecede en az iki defa annii annii diye meme emmek için kalkıyor ,birkaçdefa da  odada olup olmadığımı kontrol ediyor. Haliyle uykusever bi anne için zor bi durum.
   Anlaşıldığı üzere İdil bizim odada uyuyor , en azından kendi karyolasında.
   Uyku düzenimiz şöyle . Bir yaşına kadar günde üç defa birerbuçuk saat. Gece de 12 saate yakın uyuyordu tabiki 3-4 defa meme emmek için kalkıyordu. Şimdi ise günde iki defa 1 er saat  uyuyor.akşam 9 dan önce uyumuş oluyor sabah da 7:30 da herkes ayakta Şu anda  da uyuyor
babasıyla.




 Eveet uyku durumumuz böyle. Bakmayın şikayet ettiğime  yenidoğan dönemi daha zor bilenler bilir. Özellikle de ilk 20 gün. Doğum yaptığım hastanedeki çocuk doktoru gece gündüz  en geç  2-3 saatte bir emzirmezsen sarılık olur dediği için İdil uyuyor olsa bile uyandırıp emziriyordum. Bu nedenle şimdiki halimize şükretmeli.

5 Ocak 2013 Cumartesi

İdil Neler Yapıyor

İdil 28 Ekim 2011 doğumlu. Malum anne bebek halleri nedeniyle bu güne kadar blog açamadım. Kısmet bu güneymiş . Bugüne kadarki aşamaları belki sonra yazarım.
     Sanırım İdil 14 aylık bir bebeğin yapması gerekenleri yapıyor. Yürüyor , koşuyor, mızmızlanıyor, oyunlar oynuyor.
     Son olayımız İdil artık kendi başına koltuğa tırmanıp oturabiliyor.
      Fotoğraf yüklemeye çalışacağım. Malumunuz acemi blogcu anne.
      Fotoğraf biraz eski. Sanırım İdil 10 aylık.





4 Ocak 2013 Cuma

Başlangıç

Sanırım blog açmayı başardım. Umarım devamı gelir . Hadi bakalım hayırlısı.